''Bir avuç toprak biraz da suyum ben.'' derken neyi kastetmişti Yunus Emre ?
İnsanlığın yaratılışının temelini oluşturan ve zamanla hayatın her noktasına girmiş olan toprağa Rabb'in seslenişine baktığımızda, ”And olsun biz insanı kuru bir çamurdan suretlenmiş balçıktan yarattık" ayetiyle Hicr suresi karşımıza çıkıyor. Peki yaratılış maddesi toprak olan bir canlıya özünden daha iyi gelebilecek başka ne olabilir ki? Bu sorulara cevap ararken insanın özünü oluşturan toprağın binlerce yıllık kullanım alanları, fayda oluşturduğu durumları incelemek elzem hale geliyor. Karşımıza çıkan bilgiler ve nesilden nesile aktarılan deneyimler ışığında insanlığın başlangıcından bitişine kadar olan süreçte etkisi ve gerekliliği günden güne artan, insan sağlığı açısından çok daha fazla yeniliklere ışık tutabilecek olan toprak kullanımında geçmişte gerçekleşen, gelecekte gerçekleşecek mucizelerden bahsetmek gerektiğini düşünüyorum.
Madensel maddeler içerisinde sayılabilecek olan toprak, kimi zaman halk hekimliği iyileştirme uygulamalarında kullanılan önemli bir şifa kaynağı, kimi zaman da yardımcı bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsan için kutsal olan toprak, halk hekimliğinde bir güç ve kudret kaynağı olarak görülmüştür.Tedavi uygulamalarında toprak tek başına kullanıldığı gibi su, tuz, kül, un, yoğurt, zeytinyağı gibi ürünlerle karıştırılarak da kullanılmıştır. İnsanın özünü oluşturan bu madde belki yiyerek belki vücudun enerjisini almak maksatlı basarak veya üzerine yatarak kullanımı değerlendirildiğinde olumlu sonuçları azımsanamayacak kadar çok olmuştur. Bireysel ve toplumsal toplumsal bakış açısıyla faydaları kolayca farkedilebilir ve kullanılabilir bir hale gelmesi bilinç uyandırarak toprağı önemli bir noktaya taşımıştır.
Peki insanın ana maddesi olan toprak neden fiziksel sağlığımız için bize öğretilenden ya da bilinenden daha fazla fayda sağlamasın ki? Özellikle kozmetik sektörünün zirvede olduğu bu dönemde, içerisinde yapay maddeler ile korunan özel krem ve türevleri neden sadece doğal ürünlerin birleşmesinden oluşmasın ki? Üretilen bu ürünlerin zamanla bozulmasının önüne geçmek amacıyla koruyucu maddelerin kullanımının artması günümüz ilaç sektörü içerisinde kaç şirketi besliyor? Geçmişte atalarımız yaptıkları ilaçları tek kullanım şeklinde mi yapıyordu? Yakın geçmişe baktığımız zaman buzdolabı henüz keşfedilememişken toplumlar tüm ürünlerini toprakta muhafaza ederdi. Toprak bize verdiğini yine kendisi ile korurdu aslında.
Bir avuç toprak biraz da suyum ben.
Neyimle övüneyim işte buyum ben.
Yunus Emre